Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, Eğirdir Gölü'nde kurumanın, kirliliğin nedeni olarak su bitkilerinin aşırı çoğalmasını göstermek ve bu bitkilerin ortadan kaldırılmasının, milyonlarca yıllık oluşuma sahip doğal gölün en önemli mekanizması olan can damarını yok edeceğini söyledi. Dr. Kesici, “Su bitkilerinin ne olduğu ve aşırı üremesinin nedenlerini bilmeden ortamdan uzaklaştırmak, bir nevi ormanlardaki ağaçları yok etmekle eş değer" dedi.
TTKD bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, su bitkisi ve öneminin ne olduğunun bilinmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Su bitkileri, sığ kıyı bölgelerinde, sulak alanlarda, nehirlerde ve göllerde yaşayan bitkilerdir. Suların ormanlarıdır. Su bitkileri, su ekosistemlerinin vazgeçilmez bir parçasını oluşturmakta ve birçok alanda insan hayatına katkıda bulunmaktadır.
Bu bitkilerinin korunması, su ekosistemlerinin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için oldukça önemlidir. Su bitkileri, biyolojik çeşitliliği artırmakta, su kalitesini iyileştirmekte ve ekosistem dengesini korumaktadır. Bu nedenle, su bitkilerinin araştırılması ve korunması, sürdürülebilir çevre yönetimi açısından büyük öneme sahiptir. Su bitkisi topluluğu, balıklar ve kuş türleri için kritik bir yaşam alanı ve fidanlık, tüm organizmalar için bir oksijen kaynağıdır" diye konuştu.
'İYİ HESAPLANMALI' UYARISI
Eğirdir Gölü'nde iyileştirme çalışmalarının, göl bilimi ilkeleri paralelinde yürütülmesi gerektiğini belirten Dr. Kesici, “Kontrol altına alınması mümkün olmayan bu tip doğal göllerde verilecek kararlar için yapılacak uygulamanın tüm yönleri önceden iyi düşünülmeli, sonucu iyi hesaplanmalı. Bilim dışı yapılan işten dolayı duyulacak pişmanlık, işi düzeltmeye, tahribatın olumsuz gelişmesinin geri dönüşümü adeta imkansızlaşır. Beyanatlarında 'otçul bitkiler gölden temizlenmekte' diye açıklama yapan yetkililer; otçul demek bitkilerle beslenen hayvan, balık, böcek ve hatta yırtıcı bitkilere verilen isimdir" diye konuştu.
‘ALGLERİN TIRMIKLA TEMİZLENMESİ İLKELLİK VE BİLİM DIŞILIKTIR’
Göl yüzeyinde biriken yosunlar ve sucul bitkileri, özel bir amfibik ot biçme makinesiyle biçmenin, bitkilerin daha gürleşmesine, yaban hayatı, göl ekosistemi, biyolojik çeşitlilik ve su kalitesine zarar verdiğini açıklayan Dr. Kesici, “Burada yapılan işlemlerin göl bilimi bakımından hiçbir bilimselliği yok. Alglerin tırmıkla temizlenmesi başka bir ilkellik ve bilim dışılıktır. Burası yapay göl değil. Bu yöntemler yapay göllerde, barajlarda uygulanır ama denetimi imkansız olan bu tür doğal göllerde ciddi sorunlar oluşturur. Çünkü bir gölün kenarında yetişen su bitkileri, doğal göl ekosistemlerinin hem koruyucu hem de besleyici bileşenidir" dedi.
Dr. Erol Kesici, Eğirdir Gölü'nde kurumanın, kirliliğin nedeni olarak su bitkilerinin aşırı çoğalmasını göstermek ve bu bitkilerin ortadan kaldırılmasının, milyonlarca yıllık oluşuma sahip doğal gölün en önemli mekanizması olan can damarını yok edeceğini söyledi. Dr. Kesici, “Su bitkilerinin ne olduğu ve aşırı üremesinin nedenlerini bilmeden ortamdan uzaklaştırmak, bir nevi ormanlardaki ağaçları yok etmekle eş değer" diye konuştu.
‘GÖLÜN DİP ÇAMURU TEMİZLENMELİ’
Su bitkilerinin suyun en doğal filtreleri olduğuna dikkat çeken Dr. Kesici, gölün bu hale gelişinin nedenleri ve yapılması gerekenleri şöyle özetledi:
“Göl suyunun aşırı kullanımıyla, su seviyesi yaklaşık yüzde 75 oranında azaldı. Gölde istilacı balıklandırma ile doğal otçul balıklar yok edildi ve ekolojik denge bozuldu. Göl tarımsal, evsel, sanayi atıkları ve kıyı işgalleri, dolgu gibi nedenlerle aşırı oranda kirlendi. Gölü besleyen kaynakların önüne çok sayıda baraj, gölet, set ve son yıllarda aşırı artan sondaj kuyuları açılarak gölün her türlü beslenmesi engellendi. Gölde ağır metal vb. toksik maddeleri içeren dip çamurunun, bilimsel yöntemlerle çıkarılması zorunludur. Gölün dip çamurunu temizlemeden göle su vermek, yine suyun bulanmasına, musluklardan çamur akmasına neden olacaktır. Eğirdir Gölü sadece Eğirdir ilçesinde arındırma işlemi yapılan yerden ibaret değildir. Gölün en ciddi sorunları, çürümekte olan kısmı Hoyran-Gelendost kısmıdır. Bilimsel çözüme oradan başlamak gerekir. Bu kesimlerin kotu göz ardı edilmemelidir. Eğirdir Gölü'nü su deposu olarak görmek bugüne gelişin nedenidir. Oysa Eğirdir Gölü milyonlarca yıllık geçmişiyle doğa dengesinde yaşayan bir canlı varlıktır."
Vatan sevdalısı
24 Ocak 2025 Cuma 20:06Giderleri kapatırsanız göl ün seviyesi yükselir sizler biraz Ucuz siyaset yapıyorsunuz
Chemtralist spreyleme
21 Ocak 2025 Salı 15:00Trump geldi Amerika başına hemen iklim antlaşması ni fesh etti bizim üstümüzde her gün iklim uçakları uçuyor yapay bulut yapıyorlar spreyleme yapıyorlar havayı ısıtıyorlar zehirliyorlar o yüzden yağış olmuyor bu uçaklar uçtukça ne içme suyu nede göl kalacak lütfen tepki gösterelim
göl kurudu
21 Ocak 2025 Salı 11:19kim yalan konuşur kim doğru belli değil vali bey aralık sonuna kadar Aksudan DSİ 18 su getirecek diye açıklaması vardı ama DSİ 19 müdürünün eğirdir gölüyle alakası yok işi gücü gölet sulama boru inşaat işleri bütün ****reti kuru dere yataklarına kurulan barajlar misyonu mutayıtların işini hızlandırmak galiba yahu birde gölle ilgili bir açıklaman olsun
ayıp
21 Ocak 2025 Salı 08:28siz yosunları pislik mi zannettiniz , , ,
Murat Erkayacan
21 Ocak 2025 Salı 07:28Göl hiç bir zaman eski sistemine gelmiyeceği gibi HIZLA su seyesi DÜŞECEKTİR artık EĞRİDİR gölü can çekişiyor ölüyor NEDENİ besleneöediği sular ve artezyenler yani sondajla su çekimidir aşırı sulama su KAYBI ve eki SİSTEMİ değişmesidir. Isparta 30 YIL önce çölken şimdi EĞRİDİR suyu ile eko SİSTEMİ farklı yapıya bürünmüşdür her bir HAVZANIN KENDİ ÖLÇEĞİNDE GÜCÜ VARDIR ÖLÇÜ KAÇARSA GÖL ÖLÜR.
Mustafa Güney
21 Ocak 2025 Salı 07:04Tek kelimeyle cehalet ömrümün 27 yılı Eğirdir gölü kenarında geçti bir fiil dokuz yıl balıkçılık yapmışlığım vardır vardır göldeki bitkileri yok etmek göldeki balıkları Kerevit ve aklımıza gelebilecek bütün canlıları aç bırakmak demektir dolayısıyla ekosistemi altüst etmek demektir hangi akla hizmetle bu gerçekleştiriliyor bilemiyorum bu bitkilerin su yüzüne çıkmasının nedeni Gölü’nün su seviyesinin neredeyse 10 metre aşağı çekilmesidir bunu yapıncaya kadar göz seviyesi nasıl yükseltilir onun he
Çiftçi
20 Ocak 2025 Pazartesi 19:36Açın abi göletleri (baraj) olmuş yeni adı eko sistem normale dönsün kar yağsın göl beslensin .
Vatan
20 Ocak 2025 Pazartesi 15:48Doğal güzellikleri maddiyatla ölçen zihniyet için gölün yok olması hiçbir şey ifade etmemektedir. Vatandaş olarak biz bunları memleketin her köşesinde görüyoruz.Seçim zamanı oy istediklerinde aldığınız kararlar sonrası delik deşik edilen dağlar, ormanlar, her gün bir yenisi eklenen kuruyan göllerin hesabı elbette sorulacaktır.